Önceki yazı:
http://ahmethakancakici.blogspot.com.tr/2015/12/hakk-3-ben-sehveti-hakk-gizler.html
http://ahmethakancakici.blogspot.com.tr/2015/12/hakk-3-ben-sehveti-hakk-gizler.html
Ahlak, HAKK’a Mahkumiyettir. HAKK’la başının bağlı olduğunu,
onunla bir yeminleşme, bir ahid içinde olduğunu kabul etmektir. Demiştik. ( İlk yazı için http://ahmethakancakici.blogspot.com.tr/2015/12/hakk-1-hakka-mahkumiyete-ahlak-denir.html )
Oradan devam edelim.
Oradan devam edelim.
Mahkumiyet, alan sınırlar. Kişinin hareket alanını daraltır.
Artık yapabilecekleri vardır. Yapamayacakları vardır. İstediği gibi kazanamaz,
harcayamaz, yiyemez, içemez, dilediği yere gidemez, dilediği ile dilediği gibi olamaz.Mahkumdur.
Mahkumiyet ezadır. Cefa çektirir. Sıkıntılı iştir yani.
Ahlak; sınırlar içinde kalmanın getirdiği eziyete “başım
üstüne” diyebilmektir.
HAKK (Allah) ve HAKK’lılık,
zorluğa ve sıkıntıya katlanmayı, bedel ödemeye razı olmayı talep eder.
HAKK peşinde koşulmayı, ardından kovalanmayı, uğruna çabalanmayı ve mutlak
sadakati ister. Ürkektir, çekingendir, hassastır. Peşine düşmeyen, çilesine,
cefasına katlanmayan, hassas davranmayan kimseye verilmez.
HAKK’lı olmak, HAKK’ın yanında olmak, HAKK’ın taraftarı
olmak hedeflenen makamdır. Bu makam çok kıymetlidir. Ucuza alınamaz. Bu nedenle,
HAKK’a sadakat; maldan, paradan, mevkiden, keyiften, konfordan, zevkden,
eğlenceden veremeyenlerde görülmez.
Şerri de herkes fark
edebilir.
Herkes şerri, kötüyü, çirkini görebilir.
Ama ŞER, HAKK gibi
değildir. Mesela HAKK gibi mutlak sadakat istemez. İstediğiniz zaman ihanet edip doğru davranışlarda bulunabilirsiniz. Ara sıra yaptığınız doğruluk gösterileri sizi HAKK'lılardan yapmaz. ŞER'liler arasından çıkarmaz.
Arsızdır, Saldırgandır. İşgalcidir. Kendini göreni, etkisi altına
alır.
Parasını alamayan Simitçi kendisini kandırıp aldatanlara
karşı kine, nefrete kapılır. İntikam hırsı ruhunu sarar. Merhamet, şefkat ve
adalet duygusunu zedeler. “Beni aldattılar. Bende başkalarını aldatırım.” fikri
zihnine yerleşir. Kötülük simitçiye nüfuz eder.
Seyredenler kötülüğün cezasız kaldığını gördüklerinde aynı
davranışı taklit edip, güçsüzlere zulmetmeye başlarlar. Dedikodu, abartma ve
yalanla kötülük meşrulaştırarak toplum içinde yayılır.Dedikodu kötülüğün propagandasıdır. Şerr toplumu işgal eder.
Birini aldatıp ondan parasını çalan, ona sadece maddi zarar vermez. Ondan merhameti, kerem sıfatını, verebilme yeteneğini de çalar. Onu hüsn-i niyetten mahrum edip, su-i zanna mahkum eder.
Şeytan zafer çığlığı atar.
Dördüncü Not: Mesele,
HAKK’kın peşine gidebilmek kadar, kötülüğün işgalini de önleyebilmektir.
HAKK’a sadakat, ŞER’in işgaline direnmektir.
En üst düzey eğitimliden en alt düzey eğitimlilere kadar
herkes HAKK’ı da ŞER’i de net görebiliyorken,
HAKK’ın peşine giden, ŞER’e direnebilen insan sayısı çok azdır.
Neden?
Bir yazıda daha devam edelim.
Ahmet H. Çakıcı
Sonraki yazı:
http://ahmethakancakici.blogspot.com.tr/2015/12/hakk-3-ben-sehveti-hakk-gizler.html
Bu yazımı arkadaşlarınızla paylaşın
0 yorum:
Yorum Gönder